2016-02-23 17:55:00

Abdullah Gül Üniversitesi (AGÜ) Yaşam ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Baran, istatistiksel verilere göre, kanserin son 15 yılda insan ölümlerinden sorumlu 4’ncü hastalıktan 2’nci hastalığa geldiğini söyledi.

AGÜ Yaşam ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından düzenlenen "1. Yaşam Bilimleri Sempozyumu", Sümer Kampüsü Rektörlük Konferans Salonunda yapıldı.

İki gün süren sempozyumda 30’dan fazla ilden yaklaşık 400 bilim insanı ve davetlinin katılımı ile genetik, moleküler biyoloji, kanser tedavi yöntemleri ele alındı.

Sempozyumun açılışında, çeşitli  yeni işbirlikleri geliştirmek amacıyla yurt dışında bulunan ve bu nedenle katılamayan Rektör Prof. Dr. İhsan Sabuncuoğlu’nun önceden çekilen video mesajı yayınlandı.

Rektör Sabuncuoğlu video mesajında, dünyada rekabetin arttığına ve değişimin hızlandığı bir bilgi çağında yaşamakta olduğumuza dikkati çekerek, üniversitelerin değişime ayak uydurmanın ötesinde, değişimi yönlendirmesi ve yönetmesinin kaçınılmaz olduğunu düşündüklerini söyledi.

Prof. Dr. Sabuncuoğlu, “AGÜ olarak bizim hedefimiz de küresel dünyada önemli roller için tercih edilecek öğrenciler yetiştirmek ve topluma katkı sağlayabilmek. Bu nedenle dünya standartlarında çok güçlü bir fakülte tasarladık ve kurduk.

Yaşam ve Doğa Bilimleri Fakültemiz,  küresel sorunlara odaklanan bireyler yetiştirecek, düzenlediği bu gibi  bilimsel çalışmalarla da topluma fayda sağlayacak” diye konuştu.

Yaşam ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Baran ise konuşmasında, kanser hastalığı ile ilgili istatistiksel bilgiler verdi.

Kanserin son 15 yılda insan ölümlerinden sorumlu 4’ncü hastalıktan 2’nci hastalığa geldiğini kaydeden Prof. Dr. Baran, “İstatistiksel veriler aynı hızla devam ederse, kanserin 5-10 sene gibi çok kısa süre içinde insan ölümlerinden sorumlu birinci hastalık olacağınız söylüyor” dedi.

Baran, şu bilgileri verdi:

“Dünyada yüzlere kanser enstitüsü, binlerce bilim insanı milyarlarca dolar para bu hastalığı çözmek için harcanıyor ama biz bu hastalığı çözemiyoruz. Neden çözemiyoruz. Bu hastalığın tedavisi için uygulanan bir sürü yöntem var.

Bunun nedeni, kanseri tedavi edici yöntemlerin olmaması değil, bu yöntemlerin işe yaramamasıdır. Bu yöntemlerin aslında işe yaramamasını da biz çoklu ilaç dirençliliği olarak isimlendiriyoruz.”

Sempozyum daha sonra kanser genetiği, insan genetik hastalıkları, hücre biyolojisi, biyomühendislik, kök hücreler, rejeneratif tıp, hedefe yönelik ilaçlar, kanserde ilaç dirençliliği konularında yapılan sunumlarla devam etti.

Sempozyumun ikinci gününde ise ilaç taşıyıcı sistemler, biyomalzemeler, farmakogenetik, epigenetik, antikanser doğal ürünler konuları ele alındı. AGÜ'nün youtube kanalından da canlı yayınlanan sempozyumu 300'den fazla kişi izledi. Yoğun ilgi gören sempozyum katılımcılara, katılım belgelerinin verilmesiyle sona erdi.